YANILSAMA

YANILSAMA

10 Nisan 2010 Cumartesi

TAŞINIYORUM

Yine sağlam acılardan başlıyorum
Önce evi terk ediyorum
Penceresi güneşe ve ağaçlara ve sokağa bakan evi
Bir rüzgardır bir yağmurdur kimseye bahsetmiyorum
Uzun soluklar bırakıyorum ya korkudan ya heyecandan
Sessizlik çarpışıyor en anlamlı yerde
Çıkıyorum sokağa her şey olmuş bitmiş gibi
Sevinçler sıkışmış gibi
Su gibi değil pelteksi yürüyorum
Uzay boşluğunda deneysel bir hayvan gibi
Hal bu ki bir şeyin olduğu yok
Sağlam acılar dedim ya en anlamsız yerde böyle vuruyor işte
Dökülüyor gözlerimden boğazımı kurutuyor
Bir ilkelik var bu işte
Denize dönmeliyim
Bütün renklerin iç olduğu bu şehirden
Denize dönmeliyim
Şimdi kesik kesik soluyorum
Sinekler sarıyor etrafımı
Korkunç bir düş uyanmış takip ediyor kocaman ayaklarıyla
İç ölüm var diyorum kendi kendime
Beden kemikten bir çöplük değil mi?
Dış ölümlerden iğreniyorum
Bir birikintiye rastlıyorum yolda
Eğilip bakıyorum dokunuyorum içiyorum yıkanıyorum ama hala susuyorum
Bir acemilik var bu işte
Bir örtüyle kapatıyorum üstünü düşüncelerin
Sızılı bir şekilde kesik kesik parlıyor hala
Kalın bir battaniye aranıyorum
Bir kapıya varı çalıyorum
Ben geldim
Düşüncelerimi boğmak için bir battaniye lütfen diyorum
Her zaman olduğu gibi
Suskunluk anlaşılmazlık vurdumduymazlık
Kapı açılmıyor tabi ki
Bir başka kapı diyorum
Bütün kapılar boyanıyor suskunlukla
Sağlam acılar gene üşüşüyor korkuma telaşıma heyecanıma
Bekle diyorum taşınıyoruz boşluğumuza
Taşınıyoruz belki penceresi bile olmayan bir eve
İç ölüm kucaklıyor her yerimi alıp bir eşeğin sırtında
Yakında kutsal olacak bir tepeye
Kollarım sarkmış bedenimden
Gözlerim hala o su birikintisinde
Komşuların hepsi bir tören alayı gibi
Gökyüzü bir bando gibi
Ve sokaklar beyaza durmuş
Ve kuşlar dağlara
Ve ağaçlar yürüyor benimle
Yoldaşım sağlam acılar diyorum ne yenilir ne yutulur ne kazanılır…
Sallanıyorum bir boşlukta…
M.Murat Küçükaydın

2 yorum:

Serpil Odabaşı dedi ki...

Şiirlerde fotograflarda cok güzel, fotograf cekmeyi de sürdür bence, blogunda hayırlı olsun sevgili dost:)

murat küçükaydın dedi ki...

teşekkürler sevgili dost:)